Bu bölümde nebi ve rasulleri geliş sırasına göre ele alacağız. Böylece hangisi hangisine varis olmuş, açıkça göreceğiz. Zira her bir rasul bir kendinden öncekine varis olmaktaydı. Bu yüzden Zekeriya aleyhisselam Rabbine şu sözlerle dua etmişti:
“Benden sonra yerime geçecek olanlardan endişeliyim. Karım kısır (çocuğum da olmaz). Onun için bana, katından yerime geçecek (veli olacak) birini bağışla. Hem bana hem Yakup oğullarına mirasçı olsun. Rabbim! Onu beğenilen bir kişi yap.” (Meryem 19:5-6).
Keza Allah Teala şöyle buyurmuştur:
“Size diyorlar ki; “Eğer doğru yola, seninle birlikte biz de girsek, yerimizden, yurdumuzdan ediliriz.” Dokunulmaz ve güvenli olan bir bölgeye (Mekke’ye) onları biz yerleştirmedik mi? Oraya her yerden her türlü ürün; ayrıca katımızdan da bir rızık getirilir. Ancak, onların pek çoğu bunu bilmez.” (Kasas 28:57).
Bu yüzden Mesih aleyhisselam Mushaf-ı Şerif’i işaret ederek şöyle demiştir:
“O beni yüceltecek. Çünkü benim olandan alıp size bildirecek. Baba’nın nesi varsa benimdir. ‘Benim olandan alıp size bildirecek’ dememin nedeni budur.” (Yuhanna 16:14-15).
İşte bu sebepten dolayı nebi ve rasullerin geliş sırasını öğrenmenin zaruri bir bilgi olduğuna kanaat getirdik:
- Nuh Aleyhisselam (1)
Her ne kadar Lokman’ın adı ondan önce zikredilmiş olsa da rasullerin ilki Nuh aleyhisselamdır. Zira Lokman hakkında kendisine hikmet verilmesinden başka bir bilgiye sahip değiliz. Ondan önce nebiler ya da elçiler geldiğine dair bilgimiz bulunmadığından dolayı Nuh aleyhisselamı rasullerin/ elçi olarak gönderilenlerin ilki kabul etmek durumundayız.
Nuh aleyhisselamın bahsi 28 farklı surede geçmektedir. Onun sözleri ise dokuz surede aktarılmaktadır. Bu dokuz surenin üçünde Nuh Rabbine nida etmekte (seslenmekte/ yakarmakta), şu altı surede ise onun sözleri aktarılmaktadır:
Araf
Yunus
Hud
Muminun
Şuara
Nuh
- Hud Aleyhisselam (2)
Âd kavmine gönderilmiştir. Nuh aleyhisselama varis olmuştur. Delili Allah Teala’nın şu sözüdür:
“Yoksa sizi uyarsın diye, içinizden birine Sahibinizden bilgi gelmesine mi şaşırdınız? Hatırlasanıza Allah, Nuh halkından sonra sizi onların yerine yerleştirdi ve sizi daha heybetli yaptı. Allah’ın nimetlerini aklınızdan çıkarmayın ki umduğunuza kavuşasınız.” (Araf 7:69).
Sözleri şu üç surede aktarılmaktadır:
Araf
Hud
Şuara
- Salih Aleyhisselam (3)
Hud aleyhisselamdan sonra Semûd kavmine gönderilmiştir. Delili Allah Teala’nın şu sözüdür:
“Semud halkına da kardeşleri Salih’i elçi gönderdik. Dedi ki “Ey halkım! Allah’a kul olun; sizin başka ilahınız yoktur. Bakın, size Rabbinizden bir belge geldi. İşte Allah’ın dişi devesi! Bırakın Allah’ın toprağında otlasın. Ona kötü niyetle ilişmeyin, yoksa sizi acıklı bir azap yakalar. Hatırlasanıza; Âd halkının ardından onların yerine sizi getirdi ve bu toprağa yerleştirdi. Onun ovalarında köşkler kuruyor, dağlarını oyup evler yapıyorsunuz. Allah’ın nimetlerini aklınızdan çıkarmayın. Ortalığı birbirine katıp doğal düzeni bozmayın.” (Araf 7:73-74).
Salih aleyhisselamın sözleri şu altı surede gelmektedir:
Araf
Hud
İbrahim
Şuara
Neml
Kamer
- İdris Aleyhisselam (4)
Doğrusu, İdris aleyhisselam hakkında fazla bilgimiz yoktur. Zira Mushaf’ta sadece iki yerde kendisinden söz edilmektedir. İlki şu ayettir:
“85. İsmail, İdris ve Zülkifl’e gelince, hepsi de sabırlı kimselerdendi. 86. Onları rahmetimiz/ikramımız kapsamına aldık; çünkü onlar iyilerdendi.” (Enbiya 21:85-86).
İdris aleyhisselamın anıldığı ikinci ayet de şudur:
“56. Bu Kitap’ta İdris’i de anlat. O da özü sözü doğru olan bir nebi idi. 57. Onu yüce bir yere yükseltmiştik. 58. İşte bunlar Allah’ın nimet/mutluluk verdiği nebilerdendir; Âdem’in soyundan, Nuh ile birlikte gemiye bindirdiklerimizden, İbrahim’in ve İsrail’in (Yakup’un) soyundan olup kendilerine doğru yolu gösterdiğimiz ve seçtiğimiz kimselerdir. Onlara Rahman’ın ayetleri okununca gözleri dolarak secdeye kapanırlardı.” (Meryem 19:56-58).
- İbrahim Aleyhisselam (5)
Mushaf’ta kendisinden “en-nezîru’l-mubîn; apaçık uyarıcı” sıfat adıyla bahsedilir. Bakara Suresi’nde adı 15 kez “İbrahim” şeklinde geçer. Mushaf’ta 54 yerde de “İbrâhîm” şeklindeki telaffuzuyla anılır. Sözleri şu on surede derlenmiştir:
Bakara
Enam
İbrahim
Hicr
Meryem
Enbiya
Şuara
Ankebut
Saffat
Mümtehine
- Lut Aleyhisselam (6)
İbrahim aleyhisselamdan sonra gelmiştir. Delili şu ayettir:
“Lut hemen ona inandı. (İbrahim) dedi ki; “Ben sizden kaçıp Rabbime (Sahibime) gidiyorum. Çünkü daima üstün ve bütün kararları doğru olan O’dur.” (Ankebut 29:26).
Sözleri şu altı surede gelmiştir:
Araf
Hud
Hicr
Şuara
Neml
Ankebut
- Şuayb Aleyhisselam (7)
Lut aleyhisselamdan sonra gelmiştir. Delili Şuayb aleyhisselamın şu ayette aktarılan sözüdür:
“89. Ey halkım! Bana karşı olmanız sizi suçlu durumuna düşürüp de zora sokmasın. Nuh’un halkının, Hud’un halkının veya Salih’in halkının başına gelenler sakın sizin de başınıza gelmesin! Lut halkı da size uzak değildir. 90. Rabbinizden bağışlanma dileyin de artık O’na yönelin. Çünkü benim Rabbimin ikramı boldur, sevgi doludur.” (Hud 11:89-90).
Şuayb aleyhisselamın sözleri şu dört surede gelmiştir:
Araf
Hud
Şuara
Ankebut
Şuayb aleyhisselam Medyen ve Eyke halkına elçi olarak gönderilmişti.
- İsmail Aleyhisselam (8)
Şuayb aleyhisselamdan sonra gelmiştir. Sözleri Bakara Suresi’nde mevcuttur.
- İshak Aleyhisselam (9)
İsmail aleyhisselamdan sonra gelmiştir. Delili şu ayettir:
“Onlardan ve Allah ile aralarına koyup yalvardıklarından uzaklaşınca ona İshak’ı ve Yakub’u bağışladık. Onların her ikisini de nebi yaptık.” (Meryem 19:49).
Onun sözlerinden hiçbirine sahip değiliz.
- Yakup Aleyhisselam (10)
İshak aleyhisselamdan sonra gelmiştir. Delili yukarıdaki aynı ayettir:
“Onlardan ve Allah ile aralarına koyup yalvardıklarından uzaklaşınca ona İshak’ı ve Yakub’u bağışladık. Onların her ikisini de nebi yaptık.” (Meryem 19:49).
Yakup aleyhisselamın sözlerinden şu iki surede mevcuttur:
Yusuf
Bakara.
- Yusuf Aleyhisselam (11)
Yusuf aleyhisselamın bahsi üç surede gelmiştir:
Enam
Yusuf
Ğafir.
Onun sözleri Yusuf Suresi’nde bulunmaktadır.
- Eyyub Aleyhisselam (12)
Eyyub aleyhisselamın bahsi dört surede gelmiştir:
Nisa (4:163)
En’âm (6:84)
Enbiya (21:83)
Sâd (38:41).
Onun sözleri iki surede yer almaktadır:
Enbiya
Sâd.
- Zulkifl Aleyhisselam (13)
Zulkifl aleyhisselamın bahsi sadece iki surede gelmiştir:
Enbiya ve
Sâd.
Onun sözlerinden hiçbirine sahip değiliz.
- Musa Aleyhisselam (14)
Musa aleyhisselam Mushaf’ta 33 farklı surede 136 kez anılmaktadır. Sözleri ise 8 surede yer almaktadır:
Bakara
Maide
Araf
Yunus
İbrahim
İsra
Kehf
Taha.
- Harun Aleyhisselam (15)
Musa aleyhisselam ile birlikte gelmiştir. Sözleri bir surede derlenmiştir:
Araf.
- İlyas Aleyhisselam (16)
İlyas aleyhisselamın bahsi Enam ve Saffat surelerinde üç kez gelmiştir. Sözleri ise bir surede yer almaktadır:
Sâffât.
- Elyesa Aleyhisselam (17)
Elyesa aleyhisselamın bahsi Mushaf’ta iki yerde geçer; ilki Enam, ikincisi ise Sad sureleridir.
Sözlerinden hiçbirine sahip değiliz.
- Davut Aleyhisselam (18)
Davut aleyhisselam Musa ve Harun’a verilenlere varis olmuştur. Delili şu ayettir:
“Nebîleri onlara dedi ki: “Ona komutanlık verildiğinin işareti, size Sandık’ın[1] gelmesidir. İçinde Sahibinizden (Rabbinizden) sizi rahatlatacak bir şey, Musa ve Harun ailelerinin bıraktığı hatıralar olacak ve onu melekler taşıyacaktır. Eğer inanıyorsanız bunda sizin için gerçek bir gösterge vardır.” (Bakara 2:249).
Bahsi 9 surede geçmektedir. Sözleri ise üç surede mevcuttur:
Bakara
Neml
Sâd.
- Süleyman Aleyhisselam (19)
Davut aleyhisselamdan sonra gelmiş ve ona varis olmuştur. Delili şu ayettir:
“Süleyman Davud’a vâris oldu/ onun yerine geçti. Dedi ki; “Ey insanlar! Bize kanatlı hayvanların dili öğretildi ve her şeyden verildi. İşte bu, en büyük ikramdır.” (Neml 27:16).
Süleyman aleyhisselamın sözleri ise 2 surede derlenmiştir:
Neml
Sâd.
- Yunus Aleyhisselam (20)
Yunus aleyhisselamın bahsi Mushaf’ta 5 kez gelmiştir. Sözleri ise 1 surede derlenmiştir:
Enbiya.
- Zekeriya Aleyhisselam (21)
Zekeriya aleyhisselamın bahsi 4 surede gelmiştir. Kendisine varis olacak iyi bir oğul vermesi için Rabbine yakarmış ve duası kabul edilmiştir.
Sözleri ise 3 surede gelmiştir:
Al-i İmran
Meryem
Enbiya.
- Meryem Aleyhesselam (22)
Meryem aleyhesselamın bahsi 12 surede geçmektedir.
Sözleri ise 2 surede geçer:
Al-i İmran
Meryem.
- Yahya Aleyhisselam (23)
Yahya aleyhisselamın bahsi Mushaf’ta 4 surede 5 ayrı yerde geçer:
Âl-i İmran (3:39)
En’âm (6:85)
Meryem (19:7 ve 12)
Enbiyâ (21:90).
Sözlerinden hiçbirine sahip değiliz.
- Meryem Oğlu İsa Mesih Aleyhisselam (24)
İsa aleyhisselamın adı “Abdullah: Allah’ın kulu” olarak da gelmiştir. Allah’ın kitaplarının biricik vârisi odur. Delili de İsa aleyhisselamın şu sözüdür:
“Her şey bana Allah tarafından ödenmiştir (incil.info: Babam her şeyi bana teslim etti).” (Matta 11:27).
İsa aleyhisselamın bahsi Mushaf’ta 15 surede 38 ayrı yerde geçmektedir.
Sözlerini 5 surede bulmaktayız:
Al-i İmran
Maide
Meryem
Zuhruf
Saff.
- Muhammed Aleyhisselam: Ümmi Nebi, Nebilerin Sonuncusu (25)
Mushaf’ta adı “Ahmed” olarak da geçen Muhammed aleyhisselamın bahsi 6 surede 6 yerde geçer:
Saff
Al-i İmran
Ahzab
Muhammed
Fetih
…
Mushaf’ı Mesih aleyhisselamdan tevarüs etmiştir. Bunun delili ise Mushaf’ın ona vahyedilmiş olması ve onu bizim ellerimize tevdi etmiş olmasıdır.
Kitabımızın bundan sonraki bölümünde Şerefli Mushaf’ın her bir suresini, aşağıdaki hususlar hakkında bilgi edinmek maksadıyla genel bir bakışla ele alacağız:
- Surenin ismi ve bunun surenin ismi olduğunun Mushaf’tan delili.
- Surenin kime inzal edildiği ve bunun Şerefli Mushaf’tan delili. Zaman zaman Mesih veya Muhammed aleyhimesselamın sözlerinden ilave deliller de serdedeceğiz.
- Surede (nebi ve rasuller arasında) muhatap alınan kimdir?
- Sure hangi konuya odaklanmaktadır ve ana konuları nelerdir?